19 Aralık 2009 Cumartesi
İYİ FUTBOL {GALATASARAY:1 GENÇLERBİRLİĞİ:0}
Kayserispor'un gündüz kaybetmesinin ardından bu maçtan alacağımız bir galibiyet ile lider olma fırsatı yakaladık. Rijkaard, hafta arası dinlendirdiği oyuncuları sahaya sürdü. Kalede Leo, savunmada Uğur, Servet, Hakan,Caner, orta alanda M.Topal, M.Sarp, Elano, ileride ise Arda, Kewell ve Keita kadrosuyla başladık maça. Rakip Gençlerbirliği ise, Doll ile ligin renkli takımlarından biri. En golcü oyuncuları Mustafa cezası nedeniyle bu maçta oynamadı.
Maç öncesi gelişmeler bu şekildeydi. Maç başladı, ama ne maç... İlk yarı boyunca mükkemel bir Galatasaray vardı sahada. İstediğimiz herşeyi yaptı takımımız. Oyunu rakip alana yıkıp, kanatlardan ve ortadan sürekli pozisyonlara girmeye çalıştık. Bunda başarılıda olduk. İlk yarı boyunca çok net gol pozisyonlarından yararlanamadık. Arda ve Kewell ile iki gol attık. Arda'nın attığı gol eliyle topa dokunduğu gerekçesiyle iptal edildi. Kewell'ın golü ise ofsayt gerekçesiyle iptal edildi. Hakikaten yan hakem bu iki pozisyonuda çok iyi süzdü ve doğru kararlar verdi. İptal edilen goller dışında yine kaçırdığımız gol pozisyonları vardı. İlk yarı boyunca rakibe nefes aldırmayan, pas yaptırmayan ve rakibi kendi yarı alanına hapseden bir takım vardı sahada. Bu oyunumuza rağmen ilk yarıda bir türlü golü bulamadık.
İkinci yarı yine fırtına gibi başladık. Oyunu yine rakip alana yıkmayı başardık. Ancak bu kez kısa sürdü. 50. dakikadan sonra Gençlerbirliği pas yapmaya başladı ve üstümüze gelmeye başladı. Bu dakikalarda net gol pozisyonları yakaladılar. 10 dakika bir durgunluk yakaladık. Daha sonra tekrar topu ayağımıza alıp, rakibin üstüne gitmeye başladık. Sağ tarafta hayalet Keita ile gol pozisyonları üretmeye başladık. Gençlerbirliği'nin sağ beki hakikaten perişan oldu. Arttırdığımız baskıya rağmen yine bir türlü gol gelmedi. Taa ki 77. dakikaya kadar. Elano-Keita-Kewell üçlüsü ile sinirlerimizi yatıştıran golü bulduk. Elano mükkemmel bir ara pası ile Keita'yı savunmanın arkasına sarkıttı, o da Kewell'a yerden pası çıkardı ve Kewell topu ağlarla buluşturdu. Golden sonra vücudumda bir gevşeme oldu ve biraz daha rahatladım... Golü attıktan sonra yine o bilindik telaş beni korkutmaya ve adrenalimin yükselmesine neden oldu. Ancak takım bu kez biraz daha sakin davrandı. Gençlerbirliği kalan son 10 dakikada sadece iki kez atak yapabildi. O ataklarda da takım halinde çok iyi pres yaparak rakibin tehlike yaratmasına engel olduk ve kazanmayı başardık.
İlk yarının son haftasında liderliği ele geçirdik. Büyük bir ihtimallede ilk yarıyı lider bitireceğiz. Bugün, son haftalarda izlediğim en iyi Galatasaray'ı izledim. Takımın fizik gücünü de beğendim. Bugün özellikle Keita en beğendiğim oyuncuydu. Sağ kanadı çok iyi kullandı ve bir çok gol pozisyonu hazırladı. Hücumu iyi yaptığı kadar savunmaya da yardım etmesi ve geriye gelip top çalması alkışa değerdi. Keita dışında özellikle değinmek istediğim oyuncu Harry Kewell... Onun hakkında söyleyebilecek bir şey bulamıyorum açıkçası. Bence onun heykelini dikmemiz gerekiyor. Bugün yine müthiş bir performans sergiledi. Sırtı dönük top alma becerisini bir kez daha gösterdi. Açıkçası fazla da bir şey söylemek istemiyorum Kewell hakkında. Söylenebilcek tek bir şey var. "Kewell'ı sadece izleyin". Bu iki oyuncumuz dışında takım olarak hemen hemen iyiydik. Oyuncu değerlendirmesini ayrıca yapacağım zaten. Şimdilik bu kadar, galibiyetin ve liderliğin keyfini çıkartmam lazım...
Etiketler:
Galatasaray
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.